Ek (Yapım Ekleri – Çekim Ekleri) Konu Anlatımı
Sözcüklerin cümle içindeki görevlerini belirtmek ya da sözcüklerde yeni sözcük üretmek amacıyla kullanılan seslere / hecelere ek denir.
Türkçede Eklerin Özellikleri
1. Sözcüklere cümlede görev yüklenirken ve onlardan yeni sözcükler türetilirken öncelik yapım eklerinindir. Yapım eklerinin üzerine çekim ekleri gelir. Ama bir iki ek haricinde çekim ekinin üzerine yapım eki getirilemez.
2. Türkçede ekler, ünlü uyumu kurallarına uyarlar. Bu yüzden eklendikleri hece ya da sözcükteki ünlülere göre ses değişimine uğrarlar. Örneğin, belirli geçmiş zaman kipi eki bu bağlamda (-dı, -di, -du, -dü; -tı, -ti, -tu, -tü) olarak karşımıza çıkar. Ancak -yor, -ken, -ki, -leyin, -mtrak ve -gil ekleri ses değişimine uğramaz.
3. Ekler kendilerinden önceki sözcüklere bitişik yazılır. Yalnız, “mi” soru eki her zaman ayrı yazılır.
Ekler, yapım ekleri ve çekim ekleri olmak üzere iki ana başlıkta incelenir:
1. Yapım Ekleri
Sözcüklere gelerek onlardan yeni sözcükler türeten eklerdir. Yapım ekleri eklendiği sözcüğün anlamını da türünü de değiştirir. Kısacası yapım eki, adından da anlaşılacağı gibi, sözcüklerden yeni sözcük yapım işini yapar.
Yapım ekleri her zaman çekim eklerinden önce gelir. Yapım eki almış bir sözcüğe türemiş sözcük ya da gövde denir.
Yapım ekleri dörde ayrılır:
1.1. İsimden İsim Yapım Ekleri
İsim kök veya gövdelerine gelerek onlardan yeni isimler yapan eklerdir.
Örnek(ler)
tuz |
– |
luk |
sanat |
– |
çı |
-lik: zeytinlik, şekerlik, suluk, insanlık, kardeşlik
-li: köylü, nişanlı, renkli, mavili, bilgili, görgülü
-siz: evsiz, huysuz, akılsız, işsiz, parasız
-cil: evcil, otçul, bencil
-cık: kızılcık, arpacık, kulakçık, kitapçık
-daş: meslektaş, vatandaş, arkadaş, sesteş
-inci: üçüncü, beşinci
-msı: acımsı, ekşimsi
-sal: kumsal, evrensel
-ıt: yaşıt
-tı: horultu cıvıltı
1.2. İsimden Fiil Yapım Ekleri
İsim kök veya gövdelerine gelerek fiil oluşturan eklerdir.
Örnek(ler)
garip |
– |
se- |
kan |
– |
a- |
-le: başla-, suçla-, sula-, terle–
-al: azal-, çoğal-, düzel–
-l: doğrul-, sivril–
-a: kana-, yaşa-, türe-, boşa–
-da: fısılda-, horulda-, gürülde–
-at: yönet-, gözet–
-kır: fışkır-, haykır–
-lan: evlen–
-laş: şakalaş-, dertleş-, çocuklaş–
-(a)r: morar-, karar-, yaşar–
-se: önemse-, garipse–
1.3. Fiilden İsim Yapım Ekleri
Fiil kök veya gövdelerine gelerek isim türeten eklerdir.
Örnek(ler)
as |
– |
kı |
kork |
– |
u |
-im: seçim, üretim, bölüm, çözüm, verim
-gi: vergi, sevgi, görgü, bilgi, örgü, sergi, algı, atkı
-gın: dalgın, kızgın, bilgin, durgun, salgın
-ı / -i: yazı, doğu, batı, gezi, tartı
-ıcı / -ici: yırtıcı, satıcı, yapıcı, geçici, kurucu
-ca: düşünce, eğlence
-ecek: giyecek, yakacak, açacak
-ak: yatak, kaçak, durak,
-ga: bölge, bilge, süpürge,
-gan: çalışkan, unutkan, çekingen
-gıç: bilgiç, dalgıç, başlangıç
-ik: kesik, açık, göçük, kırık
-ın / -in: yığın, akın, tütün, ekin,
-nç: gülünç, basınç,
-ıntı: esinti, çıkıntı, döküntü,
-(e)r: gelir, gider, okur,
-maca: bulmaca, kesmece
-sel: görsel, uysal, işitsel
-anak: gelenek, görenek, olanak, seçenek
-ış: dikiş, yürüyüş
-ıt: geçit, yakıt, ölçüt
-ma: dondurma, danışma
-mak: çakmak, ekmek
-tı: belirti, kızartı
1.4. Fiilden Fiil Yapım Ekleri
Fiil kök veya gövdelerine gelerek yeni fiiller türeten eklerdir.
Örnek(ler)
kov |
– |
ala- |
gez |
– |
dir- |
-t: yürüt-, anlat-, ağlat–
-(a)r: kopar-, çıkar-, uçur-, düşür–
-dır: yazdır-, açtır-, bıktır-, sordur–
-(ı)l: atıl-, yazıl-, çözül-, sorul–
-(ı)n: taran-, yıkan-, silin-, alın–
-ele: kovala-, itele–
-ı: kazı-, sürü–
-msa: anımsa-, gülümse–
2. Çekim Ekleri
Sözcüklerin çekimlenerek değişik yerlerde ve görevlerde kullanılmasını sağlayan eklere çekim eki denir. Çekim ekleri, kelimenin biçimini değiştirir; anlamını değiştirmez. Eklendiği sözcüğe yeni bir anlam kazandırmaz.
Çekim ekleri, sözcüklerin diğer sözcüklerle bağ kurmasını; sözcüklerinin cümlede görev almasını; hâlini, sayısını, zamanını, şahsını belirtir. Kısaca çekim ekleri sözcüklerin cümle kuruluşunu gerçekleştirmesini sağlar. 2. tekil kişi emir kipiyle kurulan tümcelerin (Atla. Koş. Bak. Ye. …) haricinde hiçbir tümce, çekim eki olmadan kurulamaz.
- Okul git > Okul-a git-(i)yor–um → Okula gidiyorum.
- Ağaç dal kır > Ağaç-ın dal-ı-(n)ı kır-dı–lar → Ağacın dalını kırdılar.
Çekim ekleri, getirildikleri kelimenin türüne göre, isim (ad) çekim ekleri ve fiil (eylem) çekim ekleri olmak üzere iki öbekte incelenir:
2.1. İsim (Ad) Çekim Ekleri
İsimlerin ve isim soylu sözcüklerin sonuna gelerek onları diğer isimlere, edatlara, eylemlere bağlayan; cümle içindeki görevlerini belirleyen, ait oldukları kişileri belirten ve isimlerin çeşitli durumlarını bildiren eklerdir.
İsim çekim ekleri şunlardır:
1. Çokluk Eki
2. Durum (Hâl) Ekleri
3. İlgi (Tamlama) Ekleri
4. İyelik (Aitlik) Ekleri
5. Eşitlik Ekleri
2.1.1. Çokluk (Çoğul) Eki (-lar / -ler)
İsimlerin sayı bakımından birden çok olduğunu belirtir.
- Martılar kanat çırptı gökyüzüne.
- Şehirler beton yığınına döndü.
Çokluk eki, eklendiği sözcüğe çokluk anlamı dışında farklı anlamlar da kazandırır.
- Türkler köklü milletlerdendir. (“millet” anlamı)
- Beş yaşlarında bir çocuğu var. (“yaklaşık” anlamı)
- Bu akşam Bülent Beyler bize gelecekler. (“aile” anlamı)
- Sabahları spor yaparım. (“her” anlamı)
2.1.2. Durum (Hâl) Ekleri (-i, -e, -de, -den)
İsimlere belirtme, yönelme, bulunma ve ayrılma anlamı katan eklerdir. Dört başlıkta incelenir:
a) Belirtme durumu eki (-i / -ı / -u / -ü)
Eylemdeki işten, hareketten, oluştan etkilenen varlığı belirtir. Bu eki alan sözcük, cümlede belirtili nesne olur.
- Evi boyadım.
- Avcı balığı yakaladı.
- Külü üstüme savurdu.
ürkçede iki tane “-i” eki vardır:
-i: belirtme durumu eki: Kalem-i aldı. (Neyi aldı?)
-i: iyelik eki: (onun) kalem-i
b) Yönelme durumu eki:(-e / -a)
İsme getirilen “-a, / -e” hâl ekidir.
- Hafta sonu pazara gittim.
- Erikleri üç liraya aldım.
- Sabaha dönerim.
c) Bulunma durumu eki: (-de / -da / -te / -ta)
İsimlere “-da / -de / -ta / -te” ekleri getirilerek yapılır. Durum, zaman ve yer bildirir.
- Defterimi evde unuttum.
- Yetmişinde kadından ne istedin?
- Kitabı bir solukta okudum.
- Okullar bu yıl da eylülde açılacak.
- Telefonum kardeşimde kaldı.
- Sinemaya kardeşim de gelmek istiyor.
d) Ayrılma (Çıkma) durumu eki: (-den / -dan / -ten / -tan)
İsimlere “-dan / -den / -tan / -ten” ekleri getirilerek yapılır. Yer, zaman, sebep ve karşılaştırma bildirir.
- O, yemeğini her gün evden getirir.
- Sıcaktan bayıldı. Yorgunluktan uyuyakalmış.
- Kardeşinden daha çalışkan.
- İzmir’e akşamdan gidelim.
2.1.3. İlgi (Tamlama) Ekleri (-ın / -in / -un / -ün)
Bir ismi başka bir isimle ilgili hale getirir; isimleri isimlere bağlar.
Bu ek 1. tekil ve 1. çoğul şahıs için “-im” şeklindedir: ben-im, biz-im
Belirtili isim tamlaması kurar:
- Bebeğin yüzü çok sevimli.
- Kardeşim benim kalemimi almış.
2.1.4. İyelik (Aitlik) Ekleri (-m, -n, -i, -miz, -niz, -leri)
İsimlere gelerek onların kime veya neye ait olduğunu belirten eklerdir. Şahıslara göre çekimlenir.
- Evimizin küçük bir bahçesi var.
- Gömleğimin düğmesi kopmuş.
- Evi yeni aldık. (o evi)
- Evi çok büyükmüş. (onun evi)
Bu iki sözcükte de “-i” eki var. Hangisi iyelik, hangisi hâl anlamak için şu soruyu sorabiliriz: “Kimin evi?”
Bu soruyu sorduğumuzda ikinci cümlenin cevap verdiğini ve “Onun evi büyükmüş.” şeklinde söylenebildiğini görüyoruz. Öyleyse “-i” eki ikinci cümlede iyelik eki, birinci cümlede ise “Neyi aldık?” sorusuna cevap verdiğinden “-i” hâl eki olarak kullanılmıştır.
Ayrıca “-i” eki almış sözcüğün başına “onun” sözcüğü getirerek de bunu anlayabiliriz.
(Onun) “Evi yeni aldık.” olmuyor, ama
(Onun) “Evi çok büyükmüş.” oluyor. Demek ki ikinci cümledeki “-i” eki, iyelik ekidir.
2.1.5. Eşitlik Ekleri (-ca / -ce / -ça / -çe)
Eşitlik ekleri, isim soylu sözcüklere gelerek onlara çeşitli anlamlar katarlar.
- Böyle çocukça davranmamalısın. (benzerlik)
- Ailece tatile gittik. (topluluk, birlikte)
- Benden boyca uzunsun. (karşılaştırma, bakımından)
- Bence sen de haklısın. (görelik, kanaat)
- Masraflarınız şirketimizce karşılanacak.” (tarafından)
2.2 Fiil (Eylem) Çekim Ekleri
Fiiller, çekimli hâlde kullanılır. İkinci tekil kişi emir çekimi hariç bütün eylemler çekim eki alarak kullanılır. Fiil çekim ekleri, fiil kök veya gövdelerine eklenerek, fiillerin zamanını, yapılış şeklini ve şahsını (eylemi yapan kişiyi) belirtirler.
Eylem çekim eklerini 2 temel grupta sınıflandırabiliriz:
1) Kip ekleri
a) Bildirme (zaman) kipi ekleri
b) Dilek kipi ekleri
2) Kişi (şahıs) ekleri
2.2.1 Kip Ekleri
Eylemin gösterdiği kılış, durum veya oluşun zamana bağlı olarak nasıl gerçekleştiğini veya gerçekleşeceğini gösteren söyleyiş kalıplarına kip adı verilir.
a) Bildirme (Haber) Kipi Ekleri
Eylemin gerçekleşmesi, zaman kavramı içinde mümkündür. Zaman içinde eylem ya gerçekleşmiştir, ya gerçekleşmektedir ya da sözün söylenmesinden sonraki bir zaman diliminde gerçekleşecektir. Eylemlerin gerçekleşme zamanını bildirmek için kip ekleri kullanılır.
Dilimizde 4 temel zaman vardır, bunlar:
1) Geçmiş zaman
a) Bilinen (görülen / belirli) geçmiş zaman
b) Öğrenilen (duyulan / belirsiz) geçmiş zaman
2) Şimdiki zaman
3) Gelecek zaman
4) Geniş zaman (Tüm zamanları kapsar.)
1- Geçmiş Zaman Eki (-di, -miş)
Eylemin geçmişte yapıldığını bildiren zamandır. Bilinen (görülen / belirli) geçmiş zaman ve öğrenilen (duyulan / belirsiz) geçmiş zaman olmak üzere ikiye ayrılır.
a- Bilinen (Görülen / Belirli) Geçmiş Zaman Eki (-di / -dı / -du / -dü / -tı / -ti / -tu / -tü)
Görülen, tanık olunan, bilinen veya yapıldığından emin olunan geçmişe ait bir eylemin anlatılmasında veya bildirilmesinde kullanılır.
- Dün tüm ödevlerimi bitirdim. (Bilinen)
- Ellerini güzelce yıkadı. (Görülen, tanık olunan)
- Ayak sesleri yaklaşıyor, geldiler. (Duyularla kesinleşmiş)
- Cumhuriyet 1923’te kuruldu. (Bilimsel kesinlik)
b- Öğrenilen (Duyulan / Belirsiz) Geçmiş Zaman Eki (-mış / -miş / -muş / -müş)
Görülmeyen, başkasından duyulan veya bittikten sonra fark edilen geçmişe ait bir eylemin anlatılmasında veya bildirilmesinde kullanılır.
- İstanbul’a dün epeyce kar yağmış. (Başkasından öğrenilmiş.)
- Ben görmeyeli epey büyümüşsün. (Sonradan fark edilmiş.)
- Keloğlan bir de bakmış ki… (Masal üslubu. Masal ve fıkra anlatım biçiminde de “başkasından öğrenilme” anlamı vardır.)
2- Şimdiki Zaman Eki (-yor)
Halen yapılmakta olan, henüz tamamlanmamış bir eylemin anlatılmasında veya bildirilmesinde kullanılır.
- Bahçede çiçekleri suluyor.
- Bu problemi bir türlü çözemiyorum
3- Gelecek Zaman Eki (-ecek / -acak)
Gelecek zaman içerisinde bir eylemin bildirilmesinde kullanılır.
- Yarın hastaneye gideceğim.
- İşe yarın başlayacaksın.
- Bu toplantıya onu çağırmayacağız.
4- Geniş Zaman Eki (-r / -(a)r / -(e)r / -(ı)r / -(i)r / -(u)r / -(ü)r)
Eylemin geçmiş, şimdiki ve gelecek zamanların tümüne ait olduğunun, yani her zaman tekrarlandığının bildirilmesinde ve genel yargıları anlatmakta kullanılır.
- Akşamları kitap okurum.
- Her yaz köyümüze gideriz.
- Dünya, Güneş’in etrafında döner.
/sc]
Geniş zamanın olumsuzunda diğer kiplerden çok farklı bir durum vardır. Diğer kiplere olumsuzluk eki (-ma, -me) getirildiğinde zaman eki düşmezken, geniş zamanda zaman eki düşer ve 1. tekil ve 1. çoğul kişi haricindeki kişilerde olumsuzluk eki “-maz, -mez” şeklinde kullanılır.
b) Dilek Kipi Ekleri
Bir dileği, bir isteği, tasarlanan bir hareketi anlatan kiplerdir. Dilek kiplerinde zaman anlamı yoktur.
Dilek kipleri dörde ayrılır, bunlar:
1) Gereklilik kipi
2) Şart kipi
3) İstek kipi
4) Emir kipi
1- Gereklilik Kipi (-meli / -malı)
Eylemin yapılmasının gerekli veya zorunlu olduğunu ifade eder.
- Ödevlerini zamanında yapmalısın.
- Saha çok çalışmalıyım.
Gereklilik kipi bazen cümleye ihtimal anlamı katabilir.
- İstanbul’a varmış olmalı. (ihtimal)
2- Koşul (Şart) Kipi (-se / -sa)
Fiil kök veya gövdesine gelerek söz konusu olan işin dileğe ve şarta bağlı olduğunun bildirilmesini sağlar.
- Bu akşam sinemaya gitsek. (dilek)
- Ödevlerini bitirsen dışarı çıkmana izin verebilirim. (şart)
3- İstek Kipi (-e / -a)
Cümleye istek, dilek, temenni anlamı katar. Cümle içerisinde genelde “-elim, -eyim” şeklinde kişi eklerini almış haliyle karşımıza çıkar.
- Eğri oturup, doğru konuşalım.
- Doğum günüme eski arkadaşlarımı da çağırayım.
4- Emir Kipi ( – )
Eylemin yapılması gerektiğini emir şeklinde bildirir. Emir kipinin eki yoktur, kişi ekleriyle çekimlenir. Birinci tekil ve birinci çoğul şahsın emir çekimi yoktur.
- Biraz acele edin.
- Bu konuyu sessizce dinleyin.
- Kapalı alanlarda sigara içmeyiniz.
2.2.2 Kişi (Şahıs) Ekleri
Fiilde bildirilen iş, oluş ya da durumun kim tarafından yapıldığını belirten eklerdir. Kişi eklerin, cümlede işi yapanı yani özneyi bildirir. Kişi ekleri, fiillerde kip eklerinden sonra gelirler.
- Bugün bir saat kitap okudum.
cümlesinde “okumak” fiiline getirilen “-m” eki, fiilin kim tarafından (1. tekil kişi – ben) yapıldığını bildirmektedir. - Bu konuyu sessizce dinleyin.
- Kapalı alanlarda sigara içmeyiniz.
Kişi (Şahıs) | Fiil – Kip – Kişi Eki | Kişi (Şahıs) | Fiil – Kip – Kişi eki |
---|---|---|---|
1. tekil kişi (ben) | Gel – di – m | 1. tekil kişi (ben) | Oku – malı – y – ım |
2. tekil kişi (sen) | Gel – di – n | 2. tekil kişi (sen) | Oku – malı – sın |
3. tekil kişi (o) | Gel – di | 3. tekil kişi (o) | Oku – malı |
1. çoğul kişi (biz) | Gel – di – k | 1. çoğul kişi (biz) | Oku – malı – y – ız |
2. çoğul kişi (siz) | Gel – di – niz | 2. çoğul kişi (siz) | Oku – malı – sınız |
3. çoğul kişi (onlar) | Gel – di – ler | 3. çoğul kişi (onlar) | Oku – malı – lar |
Yorumlar (0)